İyi ki Tüp Bebek var…

28.07.2015 08:11 696 Görüntülenme

Çocuk sahibi olamama sorununda çözüm yöntemlerinden biri olan tüp bebek uygulaması teknolojik gelişmelere paralel olarak her geçen gün gelişiyor ve yaygınlaşıyor.

Kısırlık sorunu günümüzde sanki daha da artmış gibi. Biliniyor ki bu konu artık sadece kadının bir problemi değil aynı zamanda erkeklerinde problemi. Yaklaşık olarak her6-7 çiftten birinde karşılaşılabilenbir durum ve en az yarısında da erkek sorunlarından kaynaklanıyor.Ancak günümüzdeki bilimsel ve teknolojik gelişmeler sayesinde elimizde sadece tek bir yumurta ve tek bir sperm hücresi olsa dahi insan yaşamı artık laboratuvarda başlatılabiliyor.

Kısırlık tedavisinin başarısını belirleyen en önemli unsur çifte doğru tanı konularak sorunun belirlenmesi ve en etkin tedavinin seçilerek hızlı bir şeklide uygulanması. Bazı çiftlerde yapılan küçük cerrahi girişimler dahi hastanın gerek kendiliğinden gerekse aşılama ve tüp bebek sonrası gebe kalma şansını da belirgin olarak arttırabilmektedir.

İlk tüp bebekten bu yana 30 yılı aşkın bir tecrübeyle laboratuvarda izlenen embriyolar gelişmiş yöntemlerle değerlendirilip anne rahmine naklediliyor. Bu şekilde uygulanan Tüp Bebek tedavisi sayesinde kısır çiftlerin çocuk sahibi olmaları yolunda gerçekten büyük aşamalar kaydedildi. İstatistiklere göre 3 deneme sonrasında yaşı çok ileri olmayan çiftlerin neredeyse % 85-90’ı arzularına kavuşuyorlar.  Bu arada önemli sayılabilecek bir bilgi de, yine istatistiklere göre, çiftlerin yarısı 3 tüp bebek denemesini tamamlamadan tedaviyi bırakıyor yani tabir yerindeyse “havlu atıyorlar”. Elbette bunun büyük oranda psikolojik olduğu gözleniyor. Oysa inatla denemelerine devam eden, vazgeçmeyen, doktoruna ve tedavi gördüğü merkeze güvenen çiftlerin sonuca ulaşmaları ise büyük olasılık. Burada görev hekime ve merkeze düşüyor. İşin en başında beklentilerin iyi değerlendirilmesi ve başarı şansının ne olduğunun iyi anlatılması gerekiyor. Tüp bebeği bir garanti gibi gören çiftin de başarısız bir tedavi sonunda hayal kırıklığı yaşaması elbette kaçınılmaz. Oysa asla bir garantinin söz konusu olmadığı ve tekrarlayan denemeler için sabır ve metanet gerektirdiği baştan iyi anlatılmalı.

Diğer tedavilerden sonuç alınamadığında başvurulan ve aslında oldukça başarılı bir yöntem olan tüp bebek tedavisi için son yıllarda Türkiye’ye başka ülkelerden de başvurular artmaktadır. Bizim merkezimizde de artık hastalarımızın % 10-15 kadarını yabancı ülkelerden gelen çiftler oluşturmaya başlamıştır. Gerek uluslararası anlaşmalar çerçevesinde gerekse bireysel başvurularla gittikçe artan yabancı hasta sayısı bir gerçeğe de işaret ediyor. Bu da diğer ülkelere oranla ülkemizde uygulanan tedavinin hem oldukça ucuz hem de başarılı olmasıdır.

Sağlıcakla..

Doç. Dr. Selman Laçin

http://www.tupbebek-istanbul.com        http://www.selmanlacin.com

Makale Hakkında Yorum Yap

Henüz hiç yorum yapılmamış, ilk yorumu siz yapabilirsiniz.

Benzer Makaleler

Kadınlarda Pelvik Organ Sarkması (POP)

31.07.2016 12:16 724 Görüntülenme


Kadında mesane (idrar kesesi), kalın bağırsağın en son kısmı olan rektum, rahim ya da ince bağırsağın her hangi bir kısmının tek başına ya da birlikte vajinanın (hazne) ön duvarı, arka duvarı veya kubbesinden sarkması durumuna pelvik organ sarkması (POP) adı verilir. ...Devamı

İlk Adetin Olmaması

06.07.2015 00:58 647 Görüntülenme


Bir genç kızın ilk adet kanamasını gördüğü zaman öncesine kadar hipotalamus ve hipofiz hormon salgıları oldukça azdır ve bu nedenle yumurtalıkların yumurtlama işlevi başlamamıştır. ...Devamı

Yumurtalık Kanseri

14.05.2015 23:31 523 Görüntülenme


Yumurtalık kanseri ya da over kanseri, yumurtalıklardaki hücrelerin anormal ve durdurulamayan çoğalması sonucu gelişen bir kanser türüdür. Hastalık her yaşta görülebilir, ancak daha çok 50 yaş ve üzerindeki kişilerde daha sık görülür. ...Devamı